Barış AYDIN
  Güncelleme: 12-08-2021 14:04:00   12-08-2021 14:01:00

Mazlumdan yana olmak inancımızın gereğidir

Büyük İskender, felsefenin duayeni sayılan Aristo ya bir mektup yazar. Zapt ettiğim topraklarda insanları tahakkümüm altında tutabilmek için ne yapmalıyım diye şu soruları sorar ? 

1. Ülkenin ileri gelen insanlarını sürgüne mi göndereyim?

2. Ülkenin ileri gelen insanlarını hapse mi göndereyim?

3. Ülkenin ileri gelen insanlarını kılıçtan mı geçireyim?

Aristo cevap gönderir.

1. Sürgünde toplanıp sana karşı başkaldırırlar.

2. Hapishaneler militan yuvası olur kontrolden çıkar.

3. Onlardan sonraki kuşak intikam hırsıyla büyür tahtını sallar.

Aristo çözümü şöyle anlatır:

İnsanların arasına nifak tohumları ekeceksin, birbirleriyle savaşınca hakem olarak kendini kabul ettireceksin, ama anlaşmaya giden bütün yolları tıkayacaksın.

Anadolu toprakları halkların kardeşçe yaşadığı bir cennet ülke olabilecekken, Osmanlı ve onların torunları bu güzelim ülkede yaşayan halkları, cehennemde yaşamaya mahkûm etmeye çalıştılar. Bunun için önce halkların kardeşliğine, dostluğuna saldırdılar. Anadolu’nun zenginliği olan farklılıkları kullanarak halkların arasına kin ve nefret tohumları ekerek dökülen kardeş kanı üzerine saltanat sürdürdüler.

1239 Baba İshak’lardan bugüne kadar defalarca tekrarlanan imha ve katliamlara rağmen yok edilememiş, her türlü Osmanlı oyunlarına rağmen bugünlere gelmiş Alevi toplumu ne yazık ki, Alevi katliamların tarihine baktığımızdan en büyük darbeyi Aleviler kendi içinden çıkan Hızır Paşa’lardan, görmüştür. Ne zamanki Aleviler güç haline gelmişse, gerici faşist sistemden beslenen, bu güzel inancı kendi çıkarlarına alet eden haramzadeler devreye girmiştir.

Bugün ise tarih tekerrür etmektedir.

Aleviliği, kendi kişisel çıkarları için pazarlayan, faşist T.C. ve yobazların katlettiği canlarımızı ranta dönüştüren, Aleviliği bir çıkar kapısı olarak gören, kendi çıkarlarına zarar gelmesin diye sistemin borazanlığını yapan, düzenin zalim Alevileri, sosyalist Alevi gençliğinin kendi inancıyla, tarihiyle ve faşist sistemle yüzleşmesinden rahatsız olmaktalar.

Biz Aleviler inancımızın gereği olarak;

‘’Alevi kitlesinin gerçek dostlarının devrimciler olduğunu, devrimci sorumluluğumuz gereği Alevi canlarımızı dostlarıyla buluşturmak, Anadolu’da yaşayan halklarla birlikte, kurtuluşa giden yolda bir arada olmak, öncelikle onların yaşamında, çektikleri eziyetleri, acı ve sevinçlerini paylaşmak, bugüne kadar yaşanılan katliamlardan ders çıkarmak, bu acıların bir daha yaşanmaması için tarihimizle yüzleşmek ve ona uygun bir örgütlülüğün yaratılmasını’’ söylediğimiz için düzenden beslenen Alevi tüccarları rahatsız olmaktalar.

Biz Aleviler inancımızın gereği olarak;

‘’İnanç özgürlüğünü, ya da ulusal kimliğini sahiplenirken bu sahiplenmeyi daha ileri götürüp, inançları zaptı rapt altına alan, ulusal ya da dinsel kimliği yok sayan, düşmanı gösterip ve mağdur durumda olanları ayağa kaldırıp, bu sorunu en radikal tarzda çözüme kavuşturmak için birlikte hareket etmemiz gerektiğini’’ anlattığımız için, Sistemden beslenen Alevi tüccarları rahatsız olmaktalar.

Biz Aleviler inancımızın gereği olarak;

Faşist sistemin Kürt halkına uyguladığı insanlık dışı baskıları kınıyor, Kürt halkının demokratik taleplerini destekliyor, Başta Kürt ve Türk halkı olmak üzere bütün ezilen Halkların bu uğurda vermiş oldukları mücadeleyi selamlıyoruz.

Biz Aleviler inancımızın gereği olarak;

Bugüne kadar sistemin yanında yer alan Alevilere bir kez daha çağrıda bulunuyoruz: ‘’Yanlış yapmaktan vazgeçin, zalimden yana olmayın, kan döken zalime ortak olmayın, bizim inancımıza kan bulaştırmayın!’’

Biz Aleviler inancımızın gereği olarak;

Bizim inancımız, bir kardeş halkın anadilini yasaklayan, Kürt halkını yok sayan, Alevilerin inanç yerlerinin İbadethane olarak görmeyen, katliamlara maruz bırakan, halkları birbirine düşüren, ırkçı faşist sistemin yıkılmasından yanayız.

Biz Aleviler inancımızın gereği olarak;

Haklıdan yana olmayan, zalime karşı çıkmayan, Mazlumların haklı taleplerini desteklemeyen, Kürt halkına yönelik katliamları kınamayan, dili, inancı ne olursa olsun mazlumun derdine ortak olmayan, sistemin yanında yer alan Alevilerin tutumu Alevi inancıyla izah edilemeyeceğini hatırlatmakta fayda görüyoruz.

Biz Aleviler inancımızın gereği olarak;

Tüm Alevilere çağrımızdır; hangi ulusa mensup olursan ol, Kürt Alevi'si ol, Türk Alevi'si ol Arap Alevi'si ol hiç fark etmez. İnancımızın gereğini yerine getirmeyen, zalimlerden yana olan, mazlum halkların uğradığı katliamlara karşı çıkmayan, Alevileri inancımız gereği düşkün ilan ediyoruz.

Biz Aleviler inancımızın gereği olarak;

Pirlerimizin bize bıraktığı güzel ahlak ve değerlere sahip çıkarak, dönen dönsün ben dönmezem yolumdan inancımızın gereğini yerine getirerek bundan sonra da Zalimlere karşı, mazlum halkların yanında olacağımızı açıkça ilan ediyoruz.

Biz Aleviler inancımızın gereği olarak;

Mazlumdan yana olmayan sistemin yanında olan Alevileri 1419’da Pirimiz Börtlüce Mustafa’nın idama giderken Osmanlı cellâtlarına boyun eğmeyen haykırışını hatırlatmakta yarar var:

“Bana Dede Sultan derler; derviş olmadan, kemal yoluna girmeden önce adım Börklüce Mustafa idi. Bu gördüklerin, benim yoldaşlarımdan sağ kalanlardır. Biz Karaburun taraflarındaki memleketi hepimiz ortak idik. Kadınlarımız dışında her şeyimiz de anca beraber kanca beraberdik. Bizde tımar sahibi yoktu, sahibi arz yoktu. Vüzera yoktu, ümera yoktu. Hepimiz malı ortak, mülkü ortak, keyfi ortak, tasası ortak, kararları ortak bir kardaşlar cemaati idik. Bizim gibi olanlar yahut olmak isteyip de buna gücü yetmeyenler, Huda’nın eseri ya da insan emeğinin eseri malı mülkü kendi uhdelerinde yığın etmiş ve bu yığını kendine hasretmiş mahlûkatı sevmez, onları gerçek insan neslinden saymaz. Öyleleri de insan neslinden hiç kimseyi sevmez. Hele bizim gibilerin güçlenmesinden ödleri patlar. Bizi yok etmek isterler; çünkü bilirler ki biz yeterince güçlenince onları zemin-i arz‘dan yok ederiz. Ve elbette bir gün hepsini yok edeceğiz. İşte anın’cün üstümüze ordu göndermişlerdi‘‘ Börklüce Mustafa (Dede Sultan)

Barış Aydın

 

  Bu yazı 3311 defa okunmuştur.
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
HABER ARŞİVİ
GAZETEMİZ
Tüm Anketler
Web sitemize nasıl ulaştınız?
ŞANS OYUNLARI
BİZİ TAKİP EDİN
  • YUKARI