Erdal YILDIRIM
  Güncelleme: 11-06-2022 12:05:00   10-06-2022 22:53:00

Kadim Halkların Katili Topal Osman

                                                                         

Özellikle 20 yıllık AKP hükümetinin, ister iç siyasette, ‘ekonomik, sosyal, hukuksal, idari’ sorunlarda; isterse de dış politikada sıkıştığı her durumda gündemi değiştirdiğini, ya ‘Vatan, Millet, Sakarya’ edebiyatıyla milliyetçilik silahını, ya da “Din elden gidiyor”, “Camide içki içtiler” gibi söylemlerle halkın inancı üzerinde bir politikayı devreye soktuğunu görmekteyiz.   

Bazen de AKP bu durumu küçük ortağı MHP yöneticilerine yaptırıyor. İşte tam da bu örneğe denk düşen bir durum yaşanıyor bugünlerde. MHP lideri Devlet Bahçeli, bundan 100 yıl öncesinde, başta Ermeni, Rum ve Koçgirili Kürt, Kızılbaş Alevilere yönelik sayısız kanlı saldırı ve katliamın baş faillerinden ve katil sıfatı olan figürlerden Topal Osman'la ilgili bir kanun teklifi verdi. Teklifte, “Giresun’un yiğit evladı ve Milli Mücadelenin kahraman evladı' kabul edilen katil Topal Osman’ın ‘Devlet ve Millet uğruna fedakârca bir mücadele ortaya koyduğu, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesine emsalsiz katkılar sunduğu belirtiliyor. Topal’ın cesedinin 1923’te Meclis kararıyla öldürülüp gömüldüğü yerden çıkarıldığı, yine Meclis önünde asıldığı, bu nedenle itibarının hukuken iade edilmesi yer alıyor.   

Peki, kimdir bu Topal Osman?

Mustafa Kemal’in önce tetikçilik görevi verdiği, sonra ortadan kaldırdığı, cenaze masraflarını kendi cebinden(!) ödediği, Veli Küçük’ün heykelini diktirdiği, Devlet Bahçeli’nin ‘iade-i itibar’ için kanun teklifi verdiği, çeşitli siyasilerin zaman zaman ‘bağlı’ olduklarını söyledikleri bu Topal Osman kimdir?

Topal Osman, kan ve katliam sahnesine ilk kez 1914 yılında Giresun'da çıktı. O güne dek önemsiz bir çete reisi olan Topal, Ermeni soykırımı hazırlıkları esnasında Teşkilat-ı Mahsusa yöneticileri tarafından örgütlenen, 1.Balkan Savaşında kendi ifadesine göre yaralanıp topal kalan, Karadeniz bölgesindeki 100 kişilik çetesine hapishaneleri basıp dışarı çıkardığı 150 hırsız, tecavüzcü ve katil mahkumu da dahil ederek sahne aldı. Özellikle Artvin ve civarında yürütülen "tehcirin" baş sorumlusu olarak çok sayıda Ermeni'yi katleder.

16 Mayıs 1919’da ‘Doğu Karadeniz’de Ermeni ve Rumlara yönelik Türk çetelerinin saldırılarını durdurması, bölgede güvenliği sağlaması için padişah tarafından görevlendirilen 9.Ordu Müfettişi Mustafa Kemal, 19 Mayıs tarihinde Samsun’a çıktıktan sonra, olaylara sebebiyet veren, bu suçları nedeniyle de Divan-ı Harp tarafından aranan Topal Osman ile görüşür. Görüşme 29 Mayıs 1919’da Havza’da gerçekleştirilir. Mustafa Kemal ile Topal Osman’ın Havza’daki görüşmesinden bir süre sonra, 7 Temmuz 1919 tarihinde Topal Osman hakkındaki tutuklama kararı kaldırılır ve Topal, ‘Giresun Muhafaz-i Hukuk-u Milliye Cemiyeti’ başkanı olur.

Mustafa Kemal’in Rum Pontus ve Ermenilere karşı mücadele yöntemlerine, yapılacaklara dair endişelerine karşılık olarak, “Siz hiç merak etmeyin Paşam! Bu Pontus Rumlarına öyle bir tütsü vereceğim ki hepsi mağaralarda eşek arıları gibi boğulup gidecek” der. (1) Ve aldığı talimat gereği Karadeniz’in Rumlardan arındırılması görevine, Rum Pontusluları ya kendi kazdıkları mezarlara diri diri gömmek, ya buharlı gemilerin kazanlarında yakmak, ya da derilerini yüzdürmek gibi eziyet ve işkencelerle devam eder. Topal ve çeteleri, toplu katliamların dışında, Rumların arazilerini kendi ve akrabalarına pay etmekle kalmaz, Müslümanların da bağ ve bahçelerini zaptedip tapuları kendi üzerine geçirir. Koçgiri’de de şahsi  ganimet olarak 60 bin adet koyun ve sığırı Giresun’a getirir. Bunun yanında saldırdığı her yerde kadın ve kızlara taciz ve tecavüz etmeyi de sürdürür.

Topal Osman sadece Ermeni ve Rum Pontusluların katledilmesinde değil, Türkiye Komünist Partisi (TKP) kurucusu ve ilk başkanı Mustafa Suphi, Genel Sekreteri Ethem Nejat ve 13 yoldaşının(2) Bakü’de 10-16 Eylül 1920’de gerçekleşen Doğu Milletleri Kurultayı’ndan Ankara’ya dönüşlerinde Ankara’ya gelişleri engellenip, Kars – Erzurum üzerinden Trabzon’a yönlendirilirler. M.Suphi ve yoldaşları yine bir Teşkilat-ı Mahsusacı olan Topal’ın arkadaşlarından Yahya Kaptan ile adamlarınca Trabzon açıklarında boğularak katledilmeleriyle (henüz belgelenmemiş olsa da) ilişkisi olduğu iddia edilmektedir.

Teşkilat-ı Mahsusacı Topal Osman, bölgede gerçekleştirdiği zulüm ve eziyetler ve katliamcı başarılarından ötürü Mustafa Kemal tarafından ödüllendirilir. 8 Kasım 1920 tarihinde Ankara’ya gelen Topal’a, Mustafa Kemal’in arzusu üzerine 12 Kasım 1920 tarihinde ‘Giresun Gönüllü Maiyet Müfrezesi’ kurdurulur. Bu müfreze daha sonra sayısı 250 kişiye çıkartılarak Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayına dönüştürülür.

Topal Osman, Ankara’dan aldığı emir üzerine, Muhafız alayının komutasını arkadaşı Mustafa Kaptan’a bırakıp Giresun’a gider. Orada çok az bir kısmının gönüllüler, bir kısmının ise çeteci eşkiyalar dışında kalan, ancak aileleri rehin alındıklarından zorla savaştırılan ve dolayısıyla çeteden de kaçamayan, mallarına mülklerine el konulan insanlarla, büyük kısmının hapishanelerden çıkarılan ve her türlü taciz, talan, yağma, cinayet ve hırsızlık gibi suçlulardan oluşan ‘Giresun Gönüllü Taburu’nu kurar.  Bu taburlara Giresun 42. ve 47. Gönüllü Alayları da denir.(3)

İşte Topal Osman komutasındaki çetelerden oluşan bu alaylar, Koçgiri bölgesinde “İmranlı ve Zara ilçeleriyle, 132 köyün savaşan düşman istihkamları gibi yakılması, yıkılması ve yüzlerce kişinin öldürülmesinde, ayrıca bütün mal, eşya, zahire ve hayvanların yağmalanmasında, binlerce insanın dağlarda, kırlarda, açlıktan ve yoksulluktan ölüme bırakılmasında başrol oynamışlardır. Ebubekir Hazım Tepeyran bu durumu şöyle özetler. “Yazmadıklarım, yazamadıklarım, yazmak azabına tahammül ettiklerimden az değildir.”(4)

Sevr Antlaşmasının 62. ve 64. Maddeleri, Koçgiri, Dersim ve bir bütün olarak Kürtlerin de devlet hakkını içeren maddeler, bağlayıcı imzalara rağmen inkâr ve reddedildi. 20-22 Ekim 1919 tarihli Amasya protokollerinin 2.protokol maddesindeki, “Vatan Türk ve Kürtlerin oturdukları topraklardır" şeklindeki ifade, devamında “Kürtlerin etnik ve sosyal haklar” bakımından destekleneceği vurgusu görmezden gelindi. Yine 2.Protokol'ün 1.maddesinde devletin düşünülen ve kabul edilen sınırının Türk ve Kürtlerin oturduğu araziyi içine aldığı, Kürtlerin serbest, özgürce gelişmelerini sağlayacak şekilde sosyal ve geleneksel haklar yönünden imtiyazlara nail olmaları, desteklenecekleri şeklindeki protokoller ve atılan imzalar da inkâr edildi. Protokol maddeleri ve diplomatik görüşmelerdeki tüm sözler unutuldu. Koçgiri ve Dersim temsilcilerinin “idari özerklik ve yerel yönetimde otonomi” talepleri görmezden gelindi. (5)

Koçgirililerin taleplerini bastırmak üzere de, bugünün IŞİD paramiliter piyonlarıyla aynı özellikleri olan, katiller, hırsızlar, yağmacılar ve tecavüzcülerden oluşan, Topal Osman’ın ‘Giresun Alayları’ adlı çeteler Ankara’nın emriyle 47.Alaya dönüştürüldü. Hem Topal Osman’a, hem de ‘Merkez Ordusu’ komutanlığına atanan Sakallı Nurettin Paşa’ya verilen emirler ile de Koçgiri’de taciz, tecavüz ve insanlık dışı bir katliam süreci başlatıldı. Ermeni ve Rum katliamlarındaki gibi, Koçgiri’de yağma, talana devam eden Topal ve Sakallı, insanların mal davarlarına bile el koydu. Koçgirililer dağlara, mağaralara sığınmak zorunda kalıp açlıkla, zorlu doğa ve iklim koşullarıyla, ya da vahşi hayvan saldırılarıyla karşılaştılar. Yüzlerce ölüm ve can kayıpları yaşandı.

Topal Osman’a verilen görev ve emirler bunlarla da bitmedi. Onun görünen görevi Cumhurbaşkanlığını korumak olarak görünse de, asıl görevi, muhalifleri her türlü yöntemi, siyasi cinayetler de dahil ortadan kaldırmaktı.

Sene 1920…

Birinci Mecliste iki grup vardı..

1.Grup lideri Mustafa Kemal.

2.Grup lideri Trabzon mebusu Ali Şükrü Beydi ve 1.gruba karşı din eksenli bir muhalefet yürütüyordu. Ankara’ya matbaa makinesi getirip Tan Gazetesi çıkarmak istediğinde bunu duyan M.Kemal yaveri Cevat Abbas Bey’e “Ali Şükrü Ankara’ya matbaa getiriyor, gazete çıkaracak, siz halen uyuyorsunuz. Yakın yıkın” diye konuşuyor, adeta kükrüyor. (6)   

26 Mart 1923 günü Ali Şükrü ortadan kaybolur ve kısa süre sonra Çankaya yolunda bir tarlada yeni kazılmış bir çukurda cesedi bulunur. A.Şükrü’nün avucunda bir hasır parçası vardır. Yapılan tetkik sonucu bu parçanın, Koçgiri Katliamından sonra M.Kemal tarafından Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alay Komutanı olarak ödüllendirilen Topal  Osman’ın evindeki hasır sandalyeye ait olduğu anlaşılır.. Topal’ın Mustafa Kaptan adındaki adamı da, Ali Şükrü’nün Topal’ın evine götürüldüğünü, orada boğularak öldürüldüğünü itiraf eder.

En büyük muhalifi ortadan kaldırılan M.Kemal’in emriyle, Papazın Bağında olduğu bilinen Topal Osman’ın yakalanması için 2 Nisan 1923 günü Muhafız Tabur Komutanı İsmail Hakkı Tekçe görevlendirilir. Topal Osman, kuşatıldığını görünce Çankaya köşküne saldırır.  Ancak Mustafa Kemal, köşkten kaçırılıp istasyondaki eve yerleştiği için (7), Topal bu saldırıdan bir şey elde edemedi. Ve altı, kim kaynaklara oniki adamı da vurulup tarlaya gömülür. Yaralı olarak ele geçirilen Topal, başı kesilerek infaz edilir. Mecliste Ali Şükrü Beyin katilinin yakalanarak Ulus Meydanında idam edilmesi kararı, Topal’ın başı kesik olduğu için mümkün olmamış, bunun yerine mezardan çıkarılan ceset ayaklarından Meclis kapısında ayaklarından asılmıştır. (8)

Zaten Çankaya Köşküne saldırması zihinlerde, emri veren kişinin, muhalifini ortadan kaldırttığı tetikçisini de devre dışı bırakmak suretiyle kendi üzerinde oluşabilecek şüpheleri bertaraf etmek olduğu fikrini güçlendirir. Böyle olmamış olsaydı, Muhafız Alayı Komutanı Topal Osman, Çankaya Köşküne, yani Mustafa Kemal’e saldırma gereği duyar mıydı? (9)

Topal Osman’ın arkadaşı Mustafa Sütlaç’ın oğluna anlattıklarından, bu olayın bir siyasi komplo ve sonrasında gelen cinayet olduğu açıkça anlaşılıyor. Sütlaç, Topal Osman’ın yaralı olarak taşındığı sırada M.Kemal’e küfrettiği ve kendisine kalleşlik yapıldığını söylüyor. (10) Öte yandan bu cümle kendi içinde önemli bir paradoks da barındırıyor. Kendisine kalleşlik yapıldığını söyleyen Topal’ın tüm yaşamı kalleşlik, insanlara zulüm, işkence ve tecavüzlerle örülmüştür.

Topal Osman’ın ortadan kaldırılmasından sonraki süreç de açıklığa kavuşturulmak zorunda olunan bir zaman dilimidir. Öldürülüp ayaklarından Meclis kapısına asılan Topal Osman’ın cenazesi önce Giresun Kale’de Kurban Dede’nin mezarının yanına defnedilir. Daha sonra 1925 yılında Mustafa Kemal, tüm masrafları şahsi hesabından ödemek koşuluyla mezarın Kale’nin en yüksek noktasına nakledilmesini ve anıt mezarının yapılmasını emreder.

12 Eylül 1980 askeri darbesini yapan faşist Kenan Evren de, 1983 yılında Giresun’u ziyareti sırasında Topal Osman’dan övgüyle söz eder.

Ülkenin ırkçı, tekçi, mafyatik yapılanmalarının Topal Osman hayranlığı son derecek dikkat çekicidir. Örneğin Susurluk Skandalı baş aktörlerinden, Ergenekon davası sanıklarından emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Giresun'da Jandarma Bölge Komutanı olarak bulunduğunda, Topal Osman’ın hayatından çok etkilendiği gerekçesiyle bir heykelini yaptırır. İstanbul’da yaptırılan heykel 2001 yılında Giresun’a gönderilse de, dönemin Belediye Başkanı tarafından bir depoya kaldırılır.

31 Mart 2019 tarihinde ise Giresun Belediye Başkanı seçilen Aytekin Şenlikoğlu, kent merkezindeki saat kulesini yıktırıp aynı alana Ermeni, Rum Pontus ve Koçgiri’de onbinlerce insanın katili olan Topal Osman ve arkadaşlarının heykelini yerleştirir.  

Ülke siyasetinde yer alan figürlerin önemli bir kısmının gerçek yüzleri, tıpkı Topal Osman olayında bir kez daha gün yüzüne çıkıyor. Bu bireyler, kimi zaman politik manevra ve gelecekle ilgili ulaşmak istedikleri politik konum ve makam için bu tür gündemi değiştirecek hamleleri yapıyor. Bu tür durumlardaki tavır ve sözleri bizlere zaman zaman bu kişilerin gerçek yüzlerini ve karakterlerini de gösteriyor. Tıpkı İBB Bşk Ekrem İmamoğlu’nun da 2019 yerel seçimlerinde Kürtlerin, Alevilerin önemli bir kısmının oyunu almasına rağmen, Topal Osman için, “Bağlı olduğum değerler var. Misak-ı Milli sınırlarına, komutanlarına, askerlerine, benim dedeme, sizlerin dedelerine, Topal Osman'a, bayrağına, bu ülkenin kuruluş değerlerine bağlıyım"  demesi gerçek yüzlerini gösterme örneklemesine denk düşen bir olgu olarak karşımıza çıkıyor.

Biliyoruz ki, katil Topal’a ve benzerlerine olan hayranlık ve bu toprakların kadim halklarına olan düşmanlık yukarıda yazılanlarla da sınırlı değil. Koçgiri katliamından 101 yıl sonra bile Kürt halkına olan düşmanlık Topal Osman figürü üzerinden sürdürülüyor. Birkaç gün önce Diyarbakır Valiliği ve Giresun Valiliği işbirliğiyle Topal Osman’ın silahlı fotoğrafının bulunduğu ve üzerinde “Size Giresun Yeter” yazısı bulunan bir otobüs Lice caddelerinde dolaştırılarak, Kürt halkına tehdit iması bulunan mesajlar yollandı.  

Kendisine övgüler dizilen, ırkçı, faşistler ve mafyatik çete başlarınca heykelleri yaptırılan o Topal Osman ve çeteleri için, Mehmet Nuri Dersimi, anılarında, “Av köpeği görevi yapmaktan zevk alan, namus düşmanı bu çete alayları, zapt ettikleri köylerde her çeşit zulüm ve kötülüğü yapmaya başlamışlardı. Masum Kürtler ve çocukları bu canavarlar tarafından ateşe atılıp yakılıyor ve bu tüyler ürperten manzara karşısında, Giresun Alayları adını taşıyan bir bu alçaklar zevk ve cümbüş yapıyorlardı” demektedir. (11) Bu zulüm sonrasında özellikle Koçgiri bölgesinde bugün halen Kürtçe:

 “Topal Osmane xwini
  Gencê dı me avet çahalan
  Bûke dı teze kuştin
  Girtin e zêrê dı seri”
 
Türkçesi:
“Kanlı Topal Osman,
 Geçlerimizi çukurlara attı
 Taze gelinleri öldürdüler
 Başlarındaki altınları aldılar”  ağıtları yankılanıyor.
 

Şimdi de MHP lideri Devlet Bahçeli ve arkadaşlarının, son derece kirli bir tarihe sahip olan, egemenlerin kirli işlerinde kullanıp işleri bitince de ortadan kaldırıp tarihin çöplüğüne attıkları bir katil, gaspçı, yağama ve talancıyı, bir tecavüzcü çete artığı caniye “iade-i itibar” verilmesi için kanun teklifi vermeleri, olsa olsa gündemi değiştirmek, toplumsal gruplar üzerinden düşmanlık yaratarak kendi tabanını konsolide etmek olarak değerlendirilebilir.    

Balkan Savaşına katılıp savaşta yaralandığı dahi tartışmalı olan, yaşamı yağma, talan, taciz, tecavüzle dolu, 1915 Ermeni soykırımı, 1916-23 Rum Pontus katliamı ve 1920-21 Koçgiri katliamında yer alan, bunların dışında ayrıca siyasi bir cinayeti de işlediği anlaşılan, katliamcı ve katil sıfatlarını fazlasıyla hak eden bir kişidir Topal Osman. Topal’a “itibar iadesi” istemek, kanun teklifi hazırlamak ancak bugünlerin Topal Osman’larını özendirmekten, cesaretlendirmekten başka bir şey değildir. 

Topal Osman, Anadolu’da Ermenilere, Rumlara ve Koçgiri'lilere karşı insanlık dışı suçlar işlemiş, toplumlar arasında düşmanlık tohumları ekilmesine hizmet etmiş, bu coğrafyada yaşattığı vahşet ve katliam nedeniyle yargılanması önlenen, bizzat Mustafa Kemal tarafından korunup kollanan, muhaliflerine karşı tetikçi olarak kullanılıp sonra da ortadan kaldır(t)ılan bir katil piyondur. Oysa bu topraklarda toplumsal barışın sağlanabilmesinin yolu katillerin ödüllendirilmesi değil, aksine başta Ermenilerin, Rumların Koçgirililerin, Dersimlilerin, Kürt ve Alevilerin beklediği tarihle yüzleşilmesi, arşivlerin açılması, sorumluların adalet önüne çıkarılarak bir hesaplaşmanın sağlanması, haksızlığa, zulme ve katliama, soykırıma tabi tutulmuş halklardan gerçek ve samimi bir şekilde özür dilenmesidir.

Erdal YILDIRIM

10 Haziran 2022

 

Dipnotlar:

 1- Hasan İzzettin Dinamo, Kutsal İsyan 2, 2.Cilt, Tekin Yayınevi, İstanbul 2012
2- TKP Türkiye Komünist Partisi, 10 Eylül 1920 Bakü’de kuruldu. İlk Genel Başkanı Mustafa Suphi (Samsun),  Genel Sekreter Ethem Nejat (İstanbul Üsküdar) seçildi. Yönetim Kurulu üyeleri: Uşaklı Kazım Hulusi,  Sürmeneli Kıralioğlu Maksut, İstanbul Cihangirli Hilmioğlu İsmail Hakkı, Van Ercişli Ahmetoğlu Hayrettin, Bandırma Manyaslı Mehmet Ali Bin Hakkı, İstanbullu Emin Şafak, İstanbul Kadıköylü Tevfik Bin Ahmet, Manisalı Kazım Bin Ali, Erzincanlı Hatipoğlu Mehmet, İzmirli Hacı Mustafaoğlu Mehmet, Kocaeli Kandıralı Nazmi Bin İbrahim… Yanlarında bir de M.Suphi’nin eşi Maria Suphi vardır.
3- Giresun Gönüllüleri, 1915’ten 1980’e Karadeniz, İletişim Yayınları, İstanbul 2020
4- Ebubekir Hazım Tepeyran, Belgelerle Kurtuluş Savaşı, syf 216, Gürer Yayınları, 2.baskı, İstanbul 2009
5- Amasya Protokollerini imzalayanlar: Bahriye Nazırı Salih Paşa, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Temsil heyeti üyeleri Mustafa Kemal, Rauf Orbay ve Bekir Sami
6- Kazım Karabekir Anlatıyor, Yayına hazırlayan: Uğur Mumcu, Tekin yayınevi, Ankara 1993, syf 68
7- Cemal Şener, Topal Osman Olayı, Cumhuriyet Yayınları, İstanbul 2001, cilt 2, sayfa 10.
8- Feridun Kandemir, Hatıraları ve Söyleyemedikleri ile Rauf Orbay, Yakın Tarihimiz Yay.  İst 1965, syf 106
9- Cemal Şener, Topal Osman Olayı, cumhuriyet Yay, İst. 2001, cilt 2, syf 37
10- Feridun Kandemir, Cumhuriyet Devrinde Siyasi Cinayetler, Ekicigil Tarih Yay. İstanbul 1955
11- Mehmet Nuri Dersimi, Kürdistan Tarihinde Dersim, syf 160, Doz Yayınları, İstanbul 1997

 

  Bu yazı 3683 defa okunmuştur.
  FACEBOOK YORUM
Yorum
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
PUAN DURUMU
Takım O G M B A Y P AV
1 Galatasaray 33 25 4 4 73 26 79 +47
2 Fenerbahçe 33 23 5 5 82 39 74 +43
3 Beşiktaş 34 22 4 8 70 31 74 +39
4 Adana Demirspor 33 18 6 9 70 41 63 +29
5 Başakşehir FK 33 15 10 8 45 34 53 +11
6 Trabzonspor 33 15 12 6 54 48 51 +6
7 Konyaspor 33 12 8 13 45 36 49 +9
8 Kayserispor 33 15 14 4 54 57 49 -3
9 Fatih Karagümrük 33 11 11 11 69 62 44 +7
10 Alanyaspor 34 11 15 8 52 62 41 -10
11 Kasımpaşa 33 11 15 7 40 52 40 -12
12 MKE Ankaragücü 33 11 16 6 40 47 39 -7
13 Antalyaspor 33 10 15 8 43 51 38 -8
14 Sivasspor 34 10 17 7 44 53 37 -9
15 İstanbulspor 33 10 18 5 40 61 35 -21
16 Giresunspor 33 8 15 10 37 56 34 -19
17 Ümraniyespor 33 6 18 9 44 59 27 -15
18 Gaziantep FK 33 6 20 7 31 63 25 -32
19 Hatayspor 33 6 22 5 19 74 23 -55
Takım O G M B A Y P AV
1 Samsunspor 36 23 4 9 70 26 78 +44
2 Çaykur Rizespor 36 18 4 14 64 35 68 +29
3 Pendikspor 36 19 7 10 65 36 67 +29
4 Bodrumspor 36 18 10 8 55 34 62 +21
5 Sakaryaspor 36 20 14 2 59 47 62 +12
6 Eyüpspor 36 18 10 8 40 30 62 +10
7 Göztepe 36 17 9 10 45 28 60 +17
8 Manisa FK 36 15 10 11 53 47 56 +6
9 Keçiörengücü 36 16 12 8 59 47 56 +12
10 Bandırmaspor 36 15 11 10 55 58 55 -3
11 Boluspor 36 14 12 10 44 46 52 -2
12 Altay 36 11 14 11 45 45 41 0
13 Erzurumspor FK 36 11 16 9 43 48 39 -5
14 Tuzlaspor 36 11 20 5 42 52 38 -10
15 Gençlerbirliği 36 10 18 8 46 55 38 -9
16 Altınordu 36 9 19 8 41 57 35 -16
17 Adanaspor 36 6 23 7 32 76 25 -44
18 Denizlispor 36 7 24 5 35 67 23 -32
19 Yeni Malatyaspor 36 4 25 7 22 81 16 -59
Takım O G M B A Y P AV
1 Kocaelispor 38 25 4 9 73 28 84 +45
2 Bucaspor 1928 38 24 5 9 63 22 81 +41
3 İskenderunspor A.Ş. 38 23 7 8 65 31 77 +34
4 1461 Trabzon FK 38 22 8 8 62 27 74 +35
5 Van Spor FK 38 21 6 11 58 27 74 +31
6 Ankara Demirspor 38 20 7 11 65 32 71 +33
7 Karacabey Belediye Spor 38 19 8 11 55 31 68 +24
8 Fethiyespor 38 16 15 7 59 51 55 +8
9 Zonguldak Kömürspor 38 15 15 8 45 50 53 -5
10 Serik Belediyespor 38 14 13 11 54 43 50 +11
11 Kırşehir FSK 38 12 14 12 49 54 48 -5
12 Kırklarelispor 38 10 12 16 38 35 46 +3
13 Etimesgut Belediyespor 38 11 15 12 43 51 45 -8
14 Kastamonuspor 38 11 17 10 41 47 43 -6
15 Sarıyer 38 10 16 12 46 57 42 -11
16 Uşak Spor 38 8 21 9 37 64 33 -27
17 Balıkesirspor 38 6 22 10 32 76 25 -44
18 Pazarspor 38 4 23 11 29 79 23 -50
19 Adıyaman FK 37 5 24 8 22 70 23 -48
20 Diyarbekir Spor 37 2 26 9 18 79 15 -61
Takım O G M B A Y P AV
1 Yeni Mersin İY 34 19 4 11 49 21 68 +28
2 Belediye Derincespor 34 18 4 12 51 24 66 +27
3 Belediye Kütahyaspor 34 18 5 11 52 34 65 +18
4 52 Orduspor FK 34 19 8 7 54 34 64 +20
5 Nevşehir Belediyespor 34 16 8 10 52 40 58 +12
6 Karaköprü Belediyespor 34 16 10 8 44 32 56 +12
7 Karşıyaka 34 15 10 9 44 28 54 +16
8 Çatalcaspor 34 11 12 11 40 39 44 +1
9 Amasyaspor Futbol Kulübü 34 11 12 11 33 36 44 -3
10 Elazığspor 34 12 16 6 44 53 42 -9
11 1922 Konyaspor 34 11 15 8 42 47 41 -5
12 Hacettepe 1945 34 9 16 9 41 50 36 -9
13 Ağrı 1970 Spor 34 8 14 12 23 39 36 -16
14 Edirnespor 34 10 19 5 35 45 35 -10
15 1954 Kelkit Bld.Spor 34 7 13 14 25 35 35 -10
16 Yomraspor 34 7 14 13 36 42 34 -6
17 Eskişehirspor 34 6 20 8 39 69 26 -30
18 Şile Yıldızspor 34 5 18 11 29 65 26 -36
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 30/05/2023 Alanyaspor vs Kasımpaşa
 30/05/2023 Fatih Karagümrük vs Kayserispor
 30/05/2023 Fenerbahçe vs Antalyaspor
 30/05/2023 Giresunspor vs Trabzonspor
 30/05/2023 İstanbulspor vs Adana Demirspor
 30/05/2023 MKE Ankaragücü vs Galatasaray
 30/05/2023 Sivasspor vs Konyaspor
 03/06/2023 Konyaspor vs Fatih Karagümrük
 03/06/2023 Adana Demirspor vs Başakşehir FK
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 21/05/2023 Manisa FK 1 - 5 Pendikspor
 21/05/2023 Çaykur Rizespor 0 - 0 Altınordu
 21/05/2023 Bodrumspor 1 - 1 Göztepe
 Hük. Adanaspor 0 - 3 Samsunspor
 Hük. Yeni Malatyaspor 0 - 3 Denizlispor
 21/05/2023 Bandırmaspor 1 - 1 Gençlerbirliği
 21/05/2023 Eyüpspor 2 - 1 Keçiörengücü
 21/05/2023 Erzurumspor FK 2 - 0 Boluspor
 20/05/2023 Altay 3 - 1 Tuzlaspor
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 20/05/2023 Zonguldak Kömürspor 3 - 1 Pazarspor
 20/05/2023 Kastamonuspor 3 - 2 Kırşehir Futbol Spor Kulübü
 Hük. Adıyaman FK 0 - 3 Fethiyespor
 Hük. Diyarbekir Spor 0 - 3 Bucaspor 1928
 20/05/2023 Van Spor FK 8 - 0 Balıkesirspor
 20/05/2023 İskenderunspor A.Ş. 5 - 1 Uşak Spor
 20/05/2023 Etimesgut Belediyespor 2 - 0 Serik Belediyespor
 20/05/2023 1461 Trabzon FK 2 - 0 Kırklarelispor
 20/05/2023 Karacabey Belediye Spor 2 - 0 Sarıyer
 20/05/2023 Ankara Demirspor 1 - 0 Kocaelispor
Tarih Ev Sahibi Sonuç Konuk Takım
 20/05/2023 1922 Konyaspor 4 - 1 Hacettepe 1945
 20/05/2023 Belediye Kütahyaspor 4 - 1 1954 Kelkit Bld.Spor
 20/05/2023 Edirnespor 6 - 2 Şile Yıldızspor
 20/05/2023 Belediye Derincespor 3 - 0 Karaköprü Belediyespor
 20/05/2023 52 Orduspor FK 2 - 1 Amasyaspor Futbol Kulübü
 20/05/2023 Elazığspor 0 - 4 Karşıyaka
 20/05/2023 Nevşehir Belediyespor 3 - 2 Eskişehirspor
 20/05/2023 Yeni Mersin İdman Yurdu 5 - 1 Yomraspor
 20/05/2023 Çatalcaspor 2 - 0 Ağrı 1970 Spor
HABER ARŞİVİ
GAZETEMİZ
Tüm Anketler
Web sitemize nasıl ulaştınız?
ŞANS OYUNLARI
BİZİ TAKİP EDİN
  • YUKARI