Avusturya ABF

Alevilerin İslam dini , mezhebi , inançsal yapılanma, tarikat, yol yöntemlerinin dışında, ayrıca diğer tüm din ve öğretilerden ayrı kendi başına özgün, bağımsız bir İnanç olduğu gerçeğini, resmi olarak Avusturya yasalarında kabul ettirmesi
Avrupa ve Ülkemizde bir milattır.
Yüzyıllardır bastırma asimile etme ve neredeyse her vahşet kırıma uğradığı onca haksızlıktan sonra içine sokuşturulmuş devşirme, derin işbirlikçilere rağmen varım diyebilmesi, kendini gerçeğini yanstıyor olması çok önemlidir.
İlk tepkiler olarak, önce kuyruğuna basılmış münkir tilkilerin, asimilatörlerin, onların uzantılarının seslerini duyulması, çakalların uluması bundandır.
Daha çok gürültü çıkaracaklarını nice yalan ve karalamalara B ve C. hatta Z planlarına kadar devreye sokacakları muhakkaktır.
Avusturya ABF bu kararlı onurlu iradeyi korumalı, bundan asla taviz içeren geri adım sayılabilecek davranışları, dili, yorumu açıklama ihtiyacı duymamalıdır.
Aksine Alevi gerçeğini, kadim tarihi akışına YOL, un değerlerini anlaşılır şekilde net olmalıdır.
Alevilere giydirilen takkiye elbisesi paramparça olmuş, uydurulan tarih tez, İslami içerik ve bağlantı dikiş tutmaz olmuştur.
Başka bir İnançsal sistemin, dinin kendi kutsalı, Alevilerin kutsalı ve tarihi değildir.
Selçuklu, Osmanlı daha öncesi ve sonrasında özelikle son yüzyılın ittihat ve Terakki , Jön Türk, Kuvayı milliye ve günümüzdeki ardılı tüm siyasal yapıların, resmi tarih tezleri
Yazar, çizer, tarihçi kimliklerinin ustaca uydurdukları, İslam'a yama edilmiş İslam’ın özü, kenarı kıyısı orası, burası (Alevilik) artık ölmüştür diyebiliriz.
Ayakta Alevilerin bu hakikatine düşmanlık edenler, Aleviler değildir.
Düşmanın sesi ve davranışlarıdır.
Güneşin balçıkla sıvanmaz olduğunu tarih bir kez daha çok geçte olsa ortaya koymuştur.
Aleviler tamamen kendisine ait değer ve söylemleri görünür anlaşılır
kimseye korku, baskı altında kalarak takkiye ihtiyacı duymadan yaşayabilecektir.
13 yıl süren hukuk mücadelesi kazanılan haklar, kendine ile de İslam diyen, siyasal devşirme Alevi İslamcılara karşı verilmiştir.
Bu hakkı sulandırılmış hale getirmek isteyen her kim olursa olsun, bahanesi, uydurulan gerekçesi ne olursa olsun, Alevilerin dostu olmaz..!!
Bu tarz yönelim ve söylemler mahkum edilmelidir.
Oportünistlere, dost görünümlü rantçılara, fırsatçılara dumanlı hava ortamı sağlamak, onlarla işbirlikçi duruma düşmek, bu inanca YOL, a ihanettir.
Bu nedenle başta Avusturya ABF yönetici kadro ve üyeleri olmak üzere tüm Alevi hareketinin gerçek neferlerine, dava insanına görevler düşmektedir.
Mücadele daha çetin evrelere girecektir.
Rehavete kapılmadan
her yol insanı, buna hazır olmalıdır.
13 yıl süren mücadeleye emek veren dik durarak, bu kazanımı Alevilere milada dönüştüren, Cümle Canları kutluyoruz .
Hızır yoldaşları olsun..
Yanınızda, omuz, omuzayız..
Tüm Alevi örgütlerinde bu gerçekte saf olmaya bu kazanımlara sahip çıkmaya bekliyoruz.
Aşk ile gerçeklere gönlünü açanlara..
Zora, zorbaya, yalana boyun eğmeyenlere...
Aşk ile davasına ihanet etmeyenlere..
Gerçeklerin demine devranına..
Aşk ile..

Binali İpek